KİTABIN ORTASINDAN

Stok Kodu:
978-6257-568-03-6
Boyut:
13,5X21
Sayfa Sayısı:
268
Kategori:
%25 indirimli
150,00TL
112,50TL
814 adet mevcut
978-6257-568-03-6
362098
KİTABIN ORTASINDAN
KİTABIN ORTASINDAN
112.50

Çözüm adına argümanların değişmediği hassas konular. Islamcısından

solcusuna, ulusalcısından tektipçi yaklaşımcılara kadar, yıllardır Kürt

meselesi konusunda aynı şeyler söylendi durdu. Kısa bir yakın tarih

gezisiyle Türkiye'deki Kürt sorunundan kareler göreceğiniz bir çalışma.

Örneğin Karabekir, Kürdistan meselesinde sorunun sebebi olarak üç

noktaya özellikle dikkat çeker:

 Birincisi, harici unsurların Kürtlük düşüncesini öteden beri yaydıklanını

söyler. Dış güçlerin, gayri-müslimlerin dışında Araplar, Arnavutlar ve

Kürtler gibi Islami unsurlara da "beylik" ve "muhtariyet" gibi "zehirli

haplar" yutturduğunu ve ne yazık k içerde bazı "akılsız harislerin" de bu

cereyana kapıldığını belirtir.

 Ikincisi, Karabekir her vesile ile "Kürdistan'ın istiklali" olarak kodlanan

hedefin asıl gayesinin "Büyük Ermenistan'ın teşkili" olacağını anlatır.

Kürtlerin çoğunluğunun "uslu ve bize merbut" olduğunu ama onları

Türklere karşı harekete geçirmek için "Ermenilerle Kürtler kardeştir,

birlikte istiklallerini kurtaracaklar, Şark's Türk'ten alacaklar" şeklinde

muazzam bir propagandanın yapıldığını ifade eder.

 Üçüncüsü ise, Karabekir Türk ve Kürt birlikteliğinde dine çok büyük bir

değer atfeder. "Kürtleri bize bağlayan yegâne rabita, dini kuvvet idi." Aşiret

reisleri ve şeyhler bu bağlantıda hayati bir rol oynarlar. Çünkü "halk,

şeyhlerin önünde diz çöküp havlayacak derecede cahil idi." Kürtleri devlete

bagh tutmak için halk üzerindeki dini nüfuzlarından istifade edilen aşiret

reislerine ve şeyhlere verilen paranın/maaşın bir ehemmiyeti yoktu. Zira

"harici eller bunun birkaç mislini temin edebiliyordu".

 Sorun müzmin ama reçete hala eski.…....

Çözüm adına argümanların değişmediği hassas konular. Islamcısından

solcusuna, ulusalcısından tektipçi yaklaşımcılara kadar, yıllardır Kürt

meselesi konusunda aynı şeyler söylendi durdu. Kısa bir yakın tarih

gezisiyle Türkiye'deki Kürt sorunundan kareler göreceğiniz bir çalışma.

Örneğin Karabekir, Kürdistan meselesinde sorunun sebebi olarak üç

noktaya özellikle dikkat çeker:

 Birincisi, harici unsurların Kürtlük düşüncesini öteden beri yaydıklanını

söyler. Dış güçlerin, gayri-müslimlerin dışında Araplar, Arnavutlar ve

Kürtler gibi Islami unsurlara da "beylik" ve "muhtariyet" gibi "zehirli

haplar" yutturduğunu ve ne yazık k içerde bazı "akılsız harislerin" de bu

cereyana kapıldığını belirtir.

 Ikincisi, Karabekir her vesile ile "Kürdistan'ın istiklali" olarak kodlanan

hedefin asıl gayesinin "Büyük Ermenistan'ın teşkili" olacağını anlatır.

Kürtlerin çoğunluğunun "uslu ve bize merbut" olduğunu ama onları

Türklere karşı harekete geçirmek için "Ermenilerle Kürtler kardeştir,

birlikte istiklallerini kurtaracaklar, Şark's Türk'ten alacaklar" şeklinde

muazzam bir propagandanın yapıldığını ifade eder.

 Üçüncüsü ise, Karabekir Türk ve Kürt birlikteliğinde dine çok büyük bir

değer atfeder. "Kürtleri bize bağlayan yegâne rabita, dini kuvvet idi." Aşiret

reisleri ve şeyhler bu bağlantıda hayati bir rol oynarlar. Çünkü "halk,

şeyhlerin önünde diz çöküp havlayacak derecede cahil idi." Kürtleri devlete

bagh tutmak için halk üzerindeki dini nüfuzlarından istifade edilen aşiret

reislerine ve şeyhlere verilen paranın/maaşın bir ehemmiyeti yoktu. Zira

"harici eller bunun birkaç mislini temin edebiliyordu".

 Sorun müzmin ama reçete hala eski.…....

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat